1 Haziran 2008 Pazar

Küreselleşmenin Yanlış Uygulayanlar İçin Anlamı Geriselleşme mi ?

Dünyada gelişmiş ülkeler küreselleşme sayesinde zenginliklerini arttırıyor.

Gelişmekte olanların az sayıda uyananları gelişiyor.

Diğerleri ise küreselleşirken aslında geriselleşiyor.


1980 ve sonrasında dünyada savaşlar medeniyet kelimesinin arkasına saklanılarak olabildiğince ekonomik ve kültürel alanlarda yapılıyor.

Gelişmiş ülkelerin stratejileri , küreselleşme adı altında az gelişmiş ülkelere yutturuluyor.


Bu ülkelerde yaşayan insanlar çokuluslu firmaların yeni ürünleri , konseptleriyle birlikte kültürleriyle de tanışıyor ve ülkelerinin geliştiği duygusuna kapılıyorlar.

Çeşitli stratejilerle ülkeleri sanayi üretiminden uzaklaştırılıyor. Tarım üretimleri tavsiyelerle azaltılıyor.

Oysa artan ithal ürünlerin pazarları ele geçirmesi sonuçta kar transferini de beraberinde getiriyor.


İnsanlar kısa sürecek pembe bir rüyada yaşarken aslında fakirleştiklerini önceleri fark edemiyorlar.Bu rüyanın sonsuza kadar devam edeceğini düşünüyorlar.

Gelişmişlere bakarak kendi stratejilerini geliştirmeye gerek görmüyorlar.

Dünyaya algılatılanın dışından bakabilenler , oyunun bu şekilde oynanmasında bir yanlışlık olduğunun farkına varsalar da , medyada yeterince yer bulamıyor ve gelişmeleri geniş toplum kesimlerine anlatamıyor.

Medya da insanları ülkelerinin gerçek gündemlerinden uzaklaştırıyor.

Sonucunda yanlışları görenler , sanki gelişmeye ve küreselleşmeye karşılarmış gibi bir algı yaratılıyor.

Çünkü her oyunun bir kuralı bulunmakta.

Ne kadar fazla ülke insanı dünyadaki gelişmelerden uzak tutulabilirse gelişmiş ülkelerin kazanmayı sürdürebilme şansı o ölçüde artmakta.

Bir çok ülkede senaryoların uygulanışında farklar olsa da sonuç aynı , hiç değişmiyor.

İyi haberse , pembe rüyanın rengi daha fazla koyulaşmadan uyanmanın mümkün olduğu.

Yalnızca gelişmiş ülkelerin onlara önerdiklerinden olabildiğince uzak kalıp ,gelişirken kendilerinin onlarla arasında ne farklar olduğunu analiz ederek sonuçlara ulaşmaları yeterli.

1 yorum:

çağatay dedi ki...

yazı 2008 de yazılmış ama tespitler yıllar sürecek geçerliliğe sahip.
zaten sorun küreselleşmeye karşı çıkmakta değil küreselleşmede üstlendiğimiz rolde.