1 Şubat 2008 Cuma

Keşke Biraz Televizyon Seyretseydi

Fikir sahibi olmak güzel bir şey , İş sahibi olmak ; oda güzel , bilgi sahibi olmak ve zamanlama ise en az diğerleri kadar önemli .

Bilgi sahibi olmadan fikir ve iş sahibi olmak nasıl bir şey ?

Ona biraz göz atalım ;


2006 yılı yazındayız , havalarla birlikte dünya ekonomiside ısınmaya başlamış ,dolar/YTL kuru 1,30 ‘lardan kısa sürede 1,70 ‘lere sıçramış , belirsizlik karşısında bankalar faizleri yukarı çekmiş ve kredi musluklarını kısmış .Ayrıca ekonomi yayını yapan tv kanallarında yatırımların etkileneceği konusunda hararetli tartışmalar yapılmakta.

İçinde bulunduğu sektörde geçmişin mirasını yaşayan ve dünyada büyümenin en yüksek olduğu dönemde bile değişime ayak uyduramadığı için satış trendlerini aşağı döndürmeyi başarmış firmamız durumunun farkında değil .

Bilimsel bilgiden uzak olmasından dolayı geçici bir durgunluk yaşadığını sanıyor ve ‘’ Bizim elimizden her iş gelir , birazda başka sektörlere bakalım ‘’ diyerek inşaat sektörüne bir giriş yapmayı planlıyor .

Sektöre giriş için yapılan fizibilite ise gazete haberleri , arkadaş sohbetleri ve 10 adet çarpma bölme işlemini geçmeyen matematiksel çalışmaya dayanmakta. Diğer yanda hala 2005 yılında yaşanan büyük konut talebinin etkisinde.

Ama dün , geçmişte kalmış ve bugün ,belki birkaç yıl farklı olacak , zamanlamada önemli

Ekomomi dersinde belki de ilk öğretilen ‘’ faizler yükselirse , yatırımlar düşer ‘’ teorisidir.

Her ne kadar ‘’ faizler düşerse , kur artar ‘’ teorisi dünyada son dönemde emtea fiyatlarındaki anormal yükselişlerle oluşan paranın dünyanın her tarafına gitmesi nedeniyle her şartta gerçekleşmediyse de , belirtilen ilk teorinin tutmadığı şu ana kadar hiç görülmemiştir.

Sonuçta firma kendisine önerilen bilgiye dayalı tavsiyeleri dinlemez ,hatta anlatmak isteyenlere anlaşılmaz tepkiler göstererek inşaat sektörüne girer.

Gayrimenkul sahibi olmak güzel bir şey , satma amacı ve zorunluluğu olmadığı sürece.

Keşke en azından biraz televizyon seyretseydi

Hiç yorum yok: