8 Haziran 2007 Cuma

Saadet Zincirinin Sonu 'mu Geldi ?

Son yıllarda tüm dünya borsalarında yaşanan yükselişler yatırımcıların yüzünü güldürüyordu. Global likidite bolluğu sayesinde para hemen hemen tüm ülke borsalarında az ya da çok artışlara yol açıyordu. Uluslararası yatırım yapan fonlar neredeyse aldıkları hisse senedinin ne olduğuna bile bakmadan yatırım yapıyorlardı.

Peki bu likidite bolluğu nereden geliyor ve niye bu kadar sorumsuzca tüm borsalara akmaya devam ediyordu? Cevap aslında çok basitti, son yıllarda emtia fiyatlarında yaşanan hızlı yükselişler,özellikle petrol fiyatlarında yaşanan artış ve carry trade olarak adlandırılan durum (faizlerin çok düşük olduğu ülkelerde borçlanıp faizlerin yüksek olduğu ülkelerde yatırım yapılması) likiditenin artmasına neden oluyordu. Bu durumda tüm dünyada yaratılan fonların büyük bir kısmının hisse senedi piyasalarına akmasına yol açmıştı.

Geçtiğimiz son 3-4 yıldır bizim borsamızda bu durumdan payını almaya başlamıştı. Kendi iç dinamiklerimizi hesaba katmazsak yurt dışı kaynaklı sıcak para sayesinde IMKB'de rekor üstüne rekor kırıyordu. Oysa içeride deyim yerindeyse fırtınalar kopuyordu. Siyasi alanda yaşanılan tüm tartışmalara rağmen borsamızın bunlara hiç prim vermeyip yükselişine devam etmesi aslında herkesi tedirgin etmeye başlamıştı ya da biz öyle olduğunu sanıyorduk ama gerçekte öylemiydi?

Tabi ki değildi. IMKB'de yabancı payı son üç yılda %50'lerden %70'ler seviyesine yükselmişti. Diğer bir deyişle borsada yatırım yapan her 100 kişiden 70'i yabancıydı ve hernedense onlar bizim iç çekişmelerimizi umursamıyorlardı. Ortada dolaşan söylemler siyasi alanda ne olursa olsun bu likidite bolluğu devam ettiği sürece para size akmaya devam edecek oluyordu.

Peki ne olduda herşey bir anda tersine döndü ve bol olduğu söylenen likidite bir gün aniden daralıverdi? Aslında herkes bu saadet zincirinin artık ne kadar daha böyle gidebileceğini konuşur olmuştu. Bir kriz kapıdaydı ama zamanlaması kestirilemiyordu. Kimine göre bir kaç ay vardı kimiyse bir kaç yıl daha bu trendin devam edeceğini konuşuyordu. Tam da bu sıralarda beklenen sinyal geldi.

Geçtiğimiz Çarşamba günü Morgan Stanley bir rapor yayınladı ve analizlerinin çok güçlü satış sinyali verdiğini, bunun geçmişte sadece 5 kez gerçekleştiğini (buna Amerika'da 19 Ekim 1987'de yaşanan ve Dow Jones'un bir günde tam %24 değer yitirdiği Kara Pazartesi de dahil) ve her seferinde borsaların %15-25 arasında düştüğünü ve bu sefer durumun daha da ciddi olabileceği uyarısını yapıyordu. Borsalarda fiyat kazanç oranlarının %20'lere ulaştığı ve bu durumun sürdürülemez olduğunun altı çiziliyordu.

İşte beklenen sinyal gelmişti. Tüm borsalar bir anda satış yemeye başladı. Yani herkesin beklediği olmuştu ve sürü psikolojisi burada da devreye girdi, ucuz ya da pahalı olduğuna bakılmaksızın tüm hisseler satılmaya başlandı.

Amerika'da Kara Pazartesi yaşandıktan sonra 2000 yatırımcıyla yapılan bir ankette onlara neden satış yaptıkları sorulmuş. Alınan cevapların %90'ı herkes satıyordu ben de sattım olmuş. İşte şu anda piyasalara hakim olan havada aynen bu şekilde. Herkes satıyor. Satışlar ne zaman normale döner şimdiden kestirmek zor ama gerçek şu ki bu sefer canı yanan daha çok yabancı yatırımcılar.

Aramıza yeni katılan ekonomist 'in ilk yazısı

Hiç yorum yok: