31 Temmuz 2007 Salı

Fason Ekonomisi

İşte ülkemizde firmalarımızın neden yeterince başarılı olamadığı konusunda çarpıcı bir örnek ;

Akşam 'dan Yavuz Semerci 'nin haberi

Oğuz Satıcı, AKP’nin ekonomi kurmaylarından Mehmet Şimşek’e sert yanıt vererek, “Her kim olursa olsun, önüne gelen, bildiği teorik şablonlardan hareketle geleceği geçmişten çok daha parlak olan tekstil ve hazır giyim sektörlerimizden çıkmamız gerektiğini beyan veya teklif etmesin” dedi.

Gerçi Şimşek, “Tekstil sektöründen çıkmamız gerekir diye bir açıklama yapmadım” dedi ama olsun; bu görüşün son yıllarda sık sık dile getirildiğini biliyorum.

Mehmet Şimşek böyle bir açıklama yapmamış olabilir ,açıklamayı nedenleriyle biz yapalım.

Bilindiği gibi , yalnızca tekstilde değil tüm sektörlerde sistem şöyle işler ;

Gelişmiş ülkelerdeki firmalar bazı sektörlerde üretimden çıkma kararı verirler ,

Bunun işgücü maliyetlerinin artması nedeniyle işgücünün ucuz olduğu ülkelerde fason ürettirmek ,

Ürüne çeşitli nedenlerle talebin azalması veya başka alternatiflerin o ürünün yerini alması ,kar marjlarının düşmesi gibi bir çok nedenleri olabilir.

Tekstil veya herhangi başka bir sektör olsun ,bizler bu kafayla gittiğimiz sürece yalnızca fasoncu olarak kalırız.

Aksini iddia edenin bunu kanıtlaması gerekir.Biz ,herhangi bir üretim yapılan sektörde fasonculuktan gelip kendi markasıyla yılda örneğin 50.000.000 USD ve üzeri ihracat yapan ,en az 10 adet firmaya rastlamadık .O zaman bu nasıl gelişmedir anlayabilmiş değiliz.

Bu şartlarda olacak ise şudur ;

Dünyada terkedilen sektörlerin fasoncusu olmaya devam edeceğiz ,sektör ülkeye ilk girdiğinde kendimizi bir şeyler yapıyor sanacağız ,Gerçek anlamda dünyaya hitap edecek yeterli sayıda marka yaratamadığımız için rekabet edemediğimiz anda ise devlet baba 'ya kızacağız ,destek ,yardım isteyeceğiz .

Ayrıca bu konuda kimsenin kimseye kızmasına gerekde yok ,belki sözel açıklamalar çok soyut ama aşagıdaki rakamlar çok somut ;

Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, “Tekstilde çok kapanan fabrika var” diyerek sektörün içinde bulunduğu durumu özetlerken, İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon Fasoncuları Derneği (İTFAD) Başkanı Yılmaz Kocaoğlu ise “2005’te 15 bine yakın atölye kapandı. 1 milyon insan işsiz kaldı” şeklinde konuşarak 2006 yılı başında sektörün profilini çiziyor.

kaynak : www.sedefed.org/default.aspx?pid=22573&nid=9187

Artık böyle bir dünya yok ,herkesin kendisini geliştirerek dünyaya uyum sağlamamız ,bunun içinde sektörlerde dünya çapında firmalar başarıyı nasıl yakalamış araştırmak ve buna göre kendi yolumuzu çizmek gerekmekte ....

Son söz Mehmet Şimşek 'ten ;

Ben şunu söylüyorum: Türkiye'de küresel ölçekte, rekabet gücüne sahip olmalıyız. (Referans)

10 yıl sonra bu noktanın biraz ilerisinde ,koşu bandından kulvara çıkmış olmak ve gelişmiş dünyaya yaklaşmak dileğiyle ,

5 yorum:

Adsız dedi ki...

Koşu bandı yerinde bir benzetme olmuş

Reha

Adsız dedi ki...

Koşu bandında düz koşsalar yine iyi ,ters koşmaya çalışanlarda var :))

Dr.Firma dedi ki...

Hızla gelen bilinçli gençler sayesinde fırsat verildiği taktirde koşu bandından kulvara geçenlerin sayılarının artacağına eminiz .

Adsız dedi ki...

M.Şimşek doğru söylemiş insanlar gerçekleri neden anlamak istemiyor anlamak güç

Adsız dedi ki...

Adam işini bırakıp gelmiş ,yararlı bir şeyler yapmak istiyor onuda yaptırmazlar