30 Ekim 2008 Perşembe

Dünyada Ekonomistler Neyi Konuşuyor

Bu durum bir ülkedeki finansal çöküşün ne kadar hızlı olabileceğine bir örnektir.

Devlet bankalara el koyar ,talihsiz ortaklar ayrılır ,müşteriler hesaplarındaki paralara dokunamazlar.

Ülke parası serbest düşüşe geçmişken ,yabancı parayla borçlananların ödemeleri gereken iki katına çıkar.İthal malların fiyatları yükselişe geçer.

Bu İzlanda ‘ nın karşılaştığı durumdur.Bankalarının batışını önlemek için Rusyadan da yardım ister.

Londra Ekonomi Okulundan Jon ,

‘’Bu güne kadar barış dönemlerinde hiçbir batılı ekonomi bu kadar hızlı ve kötü çökmemişti. Bu durum bize küresel finansal sistemin yüzyüze olduğu problemlerin seviyesini ve yönetimlerin durumu dengelemek için ne yapması gerektiğini gösterir ‘’diyor.

Bir çok finansal analistde diğer ülkelerinde durumu önemsemesi gerektiğini , söylüyor.

Küresel açıdan bakıldığında Macaristan ve Ukrayna bankacılık sisteminin finansal açıdan yeterliliğinin öncelikli olarak incelenmesi gerekiyor.

Küresel Analist Toby , bu ülkelerin bankacılık sektörlerinin kırılganlığı ,yüksek dış borçları , yüksek yabancı para borçları İzlanda ile benzerlikler taşıdığını belirtiyor.

kaynak:ustoday

22 Ekim 2008 Çarşamba

Yardımlar Karşılıksız mıdır ?

90 ‘lı yılların ortalarından itibaren finans piyasalarında oluşmaya başlayan balonlar ülkenin hoşuna gitti.Bankalarla ilgili düzenlemelerin serbestleştirilmesi hızlı büyümeyi teşvik etti.

İnşaat sektörü dışındaki ekonominin geri kalan unsurlarını unutmaya başladılar.
Muz cumhuriyetleri bile bu şekilde bir tahribata gitmezdi.

Oluşan balonlar İzlanda ‘ya dünyanın en yüksek kişi başı milli gelirinden birisini sağladı.Geçen yıl için Amerika’da yıllık 45,800 dolar iken orada 40,400 dolardı.

Avrupa ile de çok yakın kültürel bağları vardı.

İzlanda vatandaşı Danielson ‘a göre krize kadar bankalar oldukça sağlamdı.Devlet bankalara garanti verseydi problemler bu seviyelere ulaşmayacaktı.

Analist Kliment ‘e göre Rusya yardım edeceğini açıklamasıyla dünyadaki itibarını arttırdı.

Onlar İzlandanın gelecek yıl petrol ve gaz araştırmalarıyla ilgili vereceği lisanslarla da ilgiliydi.

Bazı İzlandalılar ise Rusya ‘nın yardımlara karşılık uzun dönemde bir şeyler isteyebileceği konusunda endişeliydi.

kaynak:ustoday

19 Ekim 2008 Pazar

Bir Çöküş Hikayesi

Yıkılışından iki ay sonra Harvard ‘dan iki profesör nedenlerini araştırmaya başladı.

Üzerinde çalışılan konu Bear Stearns ,

2007 yılının ağustos ayında subprime mortage (Riski yüksek konut kredileri )pazarında riske giren yurt içinde faaliyet gösteren iki firma ,onun tarafından verilen 3,2 milyar dolarlık kefalete rağmen battı ve Bear sonbahar ve kış ayları boyunca para kaybetmeye başladı.

Mart ayında kötümser bir düşünceye giren finansörler 85 yıllık firmaya sermaye aktarmayı durdurdu.

Kendisini kurtarmak kısa süreli finansmanının döndürülmesine bağlıydı.

Piyasadaki algılamalar firmanın problem içine gireceği düşüncesine döndüğünde kendini doğrulayan kehanet ortaya çıktı ve kısa süreli borçlarla uzun süre gidilemeyeceği düşünülmeye başlandı.

İlginç olansa yeterli likidite olmadan böyle bir işe nasıl girişildiğiydi.

Finansman kaynakları kurumaya başladığında likidite oranını tutturabilmek için varlıklarını satmaya başladı.

Fed gözetiminde yapılan pazarlıklar sonucu JP Morgan firmayı 30 milyar dolara satın aldı.

Anlaşmanın sonunda Morgan 395 milyar dolarlık varlığı bulunan firmada riskler ve potansiyel kazançlarla yüzleşti.

Alan ve satılan firmalar arasında büyük kültürel farklar vardı.

Bu satış aynı zamanda riskleri öngörebilmenin önemini de ortaya koymakta.


kaynak:thecrimson

17 Ekim 2008 Cuma

Diğerleri Korkakken İstekli Ol

Diğerleri çok istekliyken korkak ,diğerleri korkakken istekli ol.

Bu Buffet ‘in alım yaparken uyguladığı temel kurallarından birisi.

Diğer bazı görüşleriyse şöyle ;

Ekonomik haberleri okuduğumda hepsi kötü. Finansal dünya bir karışıklık içinde ,işsizlik artıyor , iş yapma isteği azalıyor.

Halbuki bir gün pazarlar olumluya dönecek

Geç hareket edenler içinse ,bahar yine geçmiş olacak.

kaynak:abcnews

15 Ekim 2008 Çarşamba

Orada Neler Oluyor ?

İçinde bulunduğumuz dönemde yöneticilerin finansal kriz ortamlarındaki liderliği konusunda yapılan araştırmalar iyi örneklere ulaşmaya yol açmıyor.

Yöneticiler bunu daha önceden görebilmeli ve durdurmalıydı.

Liderlerin işi insanları sakin ,konuya konsantre tutmak ,neler olduğu konusunda gerçekçi olmak ,aşırı tepkiler ve oyalamalara izin vermemektir.

İş liderleri riskin seviyesini anlamada başarılı olamadılar.

Onlar için çıkartılabilecek en önemli ders ise herhangi bir ders almadıklarını anlamaları olabilir.

Amerika ‘da yayılan krizle ilgili bazı görüşler böyle.

kaynak:blomber

12 Ekim 2008 Pazar

İlginç Bir Tatildi

Uzun bir yolculuktan sonra gece 03.30 gibi kalacağımız otele ulaştık.Otel o gece için kaldığımız otel olamadı. Odalar başka müşterilere satılmıştı. Resepsiyon görevlisiyle tartıştığımızda gülmeye başladı ve ‘’ Ne yapalım bir yanlış anlama olmuş ‘’ dedi.

Saat 04.30 olmuştu ,apar topar bir otel bulup gecenin kalanını orada geçirdik.

Ertesi gün ise kalacağımız otele geçtik.Kahvaltısı çok zayıf yemekleri ise kötüydü.Yabancılar ise memnundu. Çünkü otele bizim ödediğimizin beşte biri fiyat ödüyorlardı.

Bir gün akşam yemeği için şehirde balık restoranına gitmek istedik.8-10 restoranın bulunduğu caddede tüm restoranlar doluydu.20 – 30 kişi ise yer bulmak için restoranlar arası ring seferi yapıyordu.Bizde sefere katıldık ve bir yer bulduk.

Yaklaşık yarım saat sonra garsonların gelmediğini görünce biz onlara gittik ve siparişlerimizi verdik.Bir saat içinde ise masamızda henüz örtü dışında herhangi bir şey yoktu.

Mutfağa bir sefer daha yaparak ekmek ve mezeleri aldık , o sırada ise garsonlar harekete geçmiş ve çatal bıçakları getiriyordu.

Oldukça şanslıydık , Sipariş verdiğimiz balıklarımız bir buçuk saat sonra gelmişti.

Masayı toplamaya gelen garsona ise ‘’zahmet etmeyin biz boşları getirirdik ‘’ dedikten sonra ;

Yan masadaki turistler dikkatimizi çekti.Bizden önce gelmişlerdi ve masalarında hala örtü dışında bir şey yoktu. Onlara da sistemi öğrettik .Yalnız balıklarının gelmesi için bir buçuk saat daha beklemeleri gerekecekti.

Ertesi gün otelde resepsiyon görevlisi çıkış işlemlerimizi yapabileceğini belirtti. Şaşırdık . Çünkü biz o gün çıkmayacaktık.Daha sonra görevli anlaşmalı oldukları yabancı acentenin ilave oda istediğini itiraf etti. Sinir katsayımızı test ettiğini düşündüğümüz görevliye odayı boşaltmayacağımızı belirttik ve bir sonraki gün otelden ayrıldık.

Bu hikayede bizce ilginç olan otel ve restoranda müşteri memnuniyetinin önemsenmemesi değildi .Onlar çok açık gerçeklerdi.

Otel ve restorana bir daha uğramamayı düşünsekte bu tatilden memnun kalmıştık.Çünkü karşılaştığımız beklenmedik durumlarla tahminimizin ötesinde bir macera yaşamış ve eğlenmiştik.

Sonra hatırladık ;

Böylesi olmasa da ,macera yaşama isteği 21.yüzyılda dünyada yükselen bir megatrenddi.

8 Ekim 2008 Çarşamba

Yardım Edecek Kimse Yok mu ?

Bir ülkede yaşananlardan başka ülkeler de dersler çıkartabilir mi ?

Enflasyon ve faiz oranları yükselişe geçmiş , ülke parası serbest düşüşte. Bankaları kamulaştırılmakta ,uluslar arası bankalar artık para göndermiyor.

İzlanda çöken bir tuğla görüntüsünde.

Cuma günü bankaların önünde uzun kuyruklar oluşmuştu.Dünse süpermarketlerin döviz bulamadıkları için gıda maddeleri ithalatı yapamadıklarını açıklaması sonrası insanlar yağ ve makarna alabilmek için marketlere yönelmişti.

Ülke 1990 ‘ların sonlarından itibaren yurt dışından çok fazla borçlandı.Bu gün ise borç dağı içinde ülke parası dibe vurdu.

Üretimden uzaklaşan bir ülke,parasının değer kaybını ihracatını arttırarak fırsatlara dönüştürebilir mi ?

Keşke üretimden bu kadar uzaklaşmasaydı.

Önümüzdeki birkaç yıl zor geçeceğe benziyor.Etkiler firmalara da zor günler geçirtecek.

Ulusal ekonomisinde sanayiden uzaklaşarak bankacılık ,sigortacılık ,finansman gibi hizmet sektörlerine yönelen ülke büyük bir borç içinde.

Sanayiden kaçışın etkileri süpermarketlerde gezinti yapıldığında açık bir şekilde görülmekte.

Önümüzdeki yıllar ise yaraları sarmakla geçeceğe benziyor.

kaynak:d-day

5 Ekim 2008 Pazar

Şirketlerin Ağırlığını Kim Yüklenir ?

Şirketin ağırlığını kim yüklenir ?

Problem Önleyiciler ,diğerlerinin üzgünlük ve yorgunluklarını omuzlar ,onları dinler ,rahatlatıcı fikirler önerir , ortamı daha iyi hale getirir .

Onların güvenilir ,rahatlatıcı ,insanları yargılamayan kişiler olduğundan şüpheniz olmasın.

Bu kahramanlar firmanın zor zamanlarında , rekabet körlüğünde ,yönetemeyen patronlar gibi firmanın desteğe ihtiyacı olduğu durumlarda görünmez kurtarıcılarıdır ve teşekkürü hak ederler.

Şirket organizasyonundaki havanın sıcak veya donuk olmasının , alt bölümlerde çalışanlardan başlayarak finansal sonuçlar üzerinde büyük etkileri vardır.

Çalışanların duygularını yönetmek yorucu ve zor bir iştir.

Onların e-maillerini saklayın , yaptıklarını onaylayın ve destekleyin.

Problem Önleyiciler nasıl desteklenir ?

Varlıklarından ve önemlerinden haberdar olduğunuz hakkında geri bildirimler verin.

Tecrübelerinizi paylaşın

Onlar büyük baskı altında çalışırlar.Stres eğitimlerine gönderin.

Özel hayatlarında kendilerine ayırabilecekleri zamanlar yaratarak stres içinde sakin kalmalarını sağlayın.